Tüm dünyada gitgide artan bir şekilde insanlar kendi güçlerinin ve hayat kontrollerinin farkına varıyor ve hayatlarında olan bitenin sorumluluğunu almayı da öğreniyorlar. Sadece çekim yasasından söz etmiyoruz, bugün alınan aksiyonlarının kelimenin tam manasıyla yarının deneyimlerini nasıl şekillendirdiğine tanık oluyoruz. Bu sistemin nasıl işlediğini öğrenmek ve biraz daha etkili kullanmak isterseniz bilmeniz gereken birkaç nokta var…
Bugünün Düşünceleri Yarının Aksiyonları
Aslında geleceği şekillendirmenin mistik ve anlaşılmaz bir konsept olmaktan ziyade, rasyonel, akla yatkın, basit açıklamaları ve ispatları olan bir fenomen olduğuna inanıyoruz. Nasıl mı? Gelin açıklayalım. Gelecekte olmasını istediğimiz veya olacağını tahmin ettiğimiz konularla ilgili bugünden bazı varsayımlarda bulunuyoruz, yani gelecekle ilgili bazı düşüncelerimiz var. Bu düşünceler kozmik düzeyde bir sihrli dokunuşla istediğimizin olmasını sağlamıyor. Tam tersine biz bir düşünceye içtenlikle inanıp hayatımıza aldığımızda, ona göre aksiyonlar almaya başlıyoruz. Hayatımızı ona göre organize ediyoruz, gelecek fırsatlara karşı daha açık ve algımızı yüksek tutuyoruz. Hal böyleyken birçok fırsatı yakalayabiliyor, önümüze gelenleri görüyor ve olacağına inandığımız şeyin olmasını gerektiren koşulları sağlamış oluyoruz. İşin mistik ve sihirli tarafı işte bu…

Nasıl Şekillendireceğim?
Gelin bu anlattığımız kavramın pratik hayattaki uygulamalarına bakalım ve birkaç uygulanmış yöntem üzerinde kafa yoralım. Bu konuda çok farklı yaklaşımlar mevcut ama hepsinin genel mantığı aynı, o sebeple kısa kısa anlatacağız, siz kendinize uygun bulduğunuz bir yöntemi seçip onu uygulayabilirsiniz
Gelecek Günlüğü Tutmak
Eğer geleceğinizi bugünden şekillendirmek istiyorsanız her sabah uyandığınızda daha güne başlamadan gelecekte kendinizi nasıl görüyorsunuz, hangi aksiyonları almak istiyorsunuz, maddi veya manevi olarak neye erişmek istiyorsunuz gibi soruların yanıtlarını kendi kendinize yazdığınız bir günlük tutabilirsiniz. Her sabah gelecekteki kendinizi hayal ettikçe hem fiziksel hem ruhsal anlamda olmasını istediklerini yazarak tarif ettikçe beyninize bu konuda telkin göndereceksiniz. Dolayısıyla beyniniz de gitgide bu fikre inanacak, alışacak ve hedefinize erişmek için gerekenleri otomatik olarak yapmaya başlayacaksınız. Örneğin gelecekte kendinizi kilo vermiş olarak görüp her sabah defterinize “ince, zarif, sağlıklı ve zayıflamış bir ben görüyorum” yazdığınızda beyniniz buna bir süre sonra buna tamamen uyum sağlayıp otomatik olarak ve zorlanmadan sağlıklı seçimler yapmanızı sağlayacaktır.
Meditasyon Yapmak
Meditasyon yapmak da aynı şekilde her sabah ve akşam zihninizi boşaltıp, gelecekte erişmek istediklerinizi canlandırdığınız seanslar olacaktır. Aynı yazma mantığı gibi, bu da sesle (veya sessiz bir şekilde) gelecekteki aksiyonlarınızı bugünden yönlendirecek doğru düşünme sistemine sizi otomatik olarak getirecektir.
Kelimelerinizi Değiştirin
Kelimelerin gücünü hepimiz biliyoruz. Bizi üzme ya da mutlu etme yeteneğinden söz etmiyoruz sadece, mesela turşu dediğinizde ağzınız sulanıyor, fiziksel bir reaksiyon yaratıyor vücutta. Aynı şekilde kendimizle ve geleceğimizle ilgili nasıl konuştuğumuz, o konu ile ilgili bütün akışı belirleme gücüne sahip. Çünkü seçtiğimiz kelimeler konuyla ilgili düşüncelerimizi, inançlarımızı yansıtıyor ve yukarıda kelimelerin nasıl aksiyonlara döndüğünden söz etmiştik. Dolayısıyla kelimelerimizi değiştirmek, konuyla ilgili engelleyici düşüncelerimizi de değiştirmemizi gerektirir ve bunu yaptığımızda kendi kendimizi sabote etmeyi bırakarak hedeflerimize bir adım daha yaklaşabiliriz.