Sıcak yaz günleri biterken ve havalar soğurken yataktan kalkmak gitgide zorlaşıyor. Mevsim geçişlerinde, özellikle sonbaharda güne başlama rutinleri nasıl olmalı ki güne enerjik ve mutlu bir başlangıç yapıp öyle devam edebilelim? Aslında aşağıda listesini verdiğimiz birçok şeyi zaten yapıyor olabilirsiniz, ama arada atladıklarınız varsa hatırlatmış olmakta bir zarar olmasa gerek.
Telefondan Uzak Durun
Sabah gözünüzü açar açmaz ne yapıyorsunuz? Eğer cevabınız ‘telefonunuzu elinize almak ve daha yataktan çıkmadan şöyle bir Instagrama bakmak veya WhatsApp mesajlarınızı kontrol etmek’ ise ilk önce bunu değiştirerek işe başlayabilirsiniz. Sonbaharda güne başlama rutinleri desek de bu maddeyi tüm sene boyunca uygulamanızı öneririz. Uyandığınızda yarım saat boyunca telefonunuzu elinize almayın.
Her Şeyin Başı Su
Gözünüzü açar açmaz ilk işiniz ılık bir bardak su içmek olsun. Vücudumuzun %70’inin su olduğunu düşünecek olursak aslında uyanabilmek için ve beynimizin tam kapasite çalışmaya başlayabilmesi için suya ihtiyacı var, sosyal medyaya değil. Bütün gece boyunca hiç su içmediğimizden sabah ilk iş bunu yaparsak çok daha hızlı ayılıp daha enerjik bir başlangıç yapabiliriz.
Sabah Meditasyonu veya Yoga
Çok değil 10 dakika oturup sabah meditasyonu ve yoga yapmak sizi hem güne hazırlayacak, yapacaklarınızı sakince kafanızda planlamanıza yardımcı olacaktır. Bütün günün hızı ve sorumluluğu henüz üzerinizde değilken kendinizi zihinsel ve bedensel olarak hazırlamanız gün içinde çok daha verimli bir şekilde ilerlemenizi sağlayacaktır. Eğer yapabiliyorsanız kısa bir yoga rutini ile bütün gece dinlenmiş kaslarınızı esneterek ve kan akışını hızlandırarak enerjinizi artırabilirsiniz. Vücudunuzu güçlendirmek de yanında bonus diye düşünebilirsiniz.
Ilık Duş
Uyanmanın en etkili ve kısa yollarından biri de yüzümüzü soğuk suyla yıkamak ve ılık duş alarak güne hazırlanmaktır. Cilt çok sıcak su yerine hafif soğuk suyla daha hızlı kendine gelir, hem de kan dolaşımınızı hızlandırarak kahveden daha etkili bir ayılma yöntemi uygulayabilirsiniz. Hatta eğer Wim Hoff gibi bazı ustaları takip ediyorsanız, duşun son 1 dakikasında dayanabildiğiniz kadar soğuk suyla yıkanma önerisini duymuşsunuzdur. Birçok guruya göre soğuk suyla hem daha dinç ve zinde kalırsınız hem de vücudunuzu enerjiyle doldurmuş olursunuz.
Temiz Hava ve Güzel Kokular
Temiz hava ve güzel kokular beyniniz üzerinde hem pozitif hem canlandırıcı bir etki yapacaktır. Eğer hava çok soğuk değilse camlarınızı sonuna kadar açın ve içerinin havasını temiz oksijen ile değiştirin. Hatta balkonunuz varsa balkona çıkın ve temiz hava almaya gayret edin. Oksijen seviyesi yükselen beyin çok daha hızlı ve verimli çalışacaktır.
Güzel ve sizi uyaran kokular da enerjinizi artırmak için faydalıdır. En sevdiğiniz taze kokuları yayan bir organize mumunuz varsa onu da yakabilir ve kokusunu içinize çekerek kendinizi iyi hissedebilirsiniz. Kendi mumlarınızı sevdiğiniz kokuları kullanarak yapmayı öğrenmek isterseniz bu yazıdan sonra mum yapımı yazımıza da bakabilirsiniz.
Kahve Yerine Detoks İçeceği
Güne kahve yerine detoks içeceği ile başlayın. Kahvaltınızdan önce vitamini yüksek malzemelerle 2 dakika içinde hazırlayacağınız smoothie veya detoks içeceğinizle güne sağlıklı bir başlangıç yapın. Özellikle koyu yeşilleri bol olan veya antioksidan meyvelerle hazırlayacağınız detoks içecekleri, doğal kafein etkisiyle sizi aslında kahveden daha hızlı uyandırır. Üstelik metabolizmayı ve hücre yenilenmesini hızlandırarak, güne daha zinde bir şekilde başlamanızı sağlar ve vücudunuza içten dışa bakım yaparak cildinizden karaciğerlerinize kadar tüm gün bedeninize tam koruma sağlar.